Ne Sandın İlahi Sözü
O uçurursa senin kanadın olmaz,
Uçmayı kuştan Kartal’dan mı sandın.
O uçurursa senin kanadın olmaz,
Uçmayı kuştan Kartal’dan mı sandın.
Dil ne bilir şekeri şerbeti,
Aldığın lezzeti baldan mı sandın,
Ne arı ne ağaç verir nimeti,
Elmayı narı daldan mı sandın.
Baharı gönderir al gelin gibi,
Bir hazinedir ki görünmez dibi,
O Cemildir cemal onun tecellisi,
Güzeli yeşilden aldan mı sandın.
Çok istersen de inadın olmaz,
Takdirden öte muradın olmaz,
O uçurursa senin kanadın olmaz,
Uçmayı kuştan Kartal’dan mı sandın.
Gördüğün görmediğin göz onun,
Bildiğin bilmediğin öz onun,
Dediğin diyemediğin söz onun,
Kelamı dudaktan dilden mi sandın.
O dilerse azlar çok olur,
O dilerse varlar yok olur,
O dilerse açlar tok olur,
Tokluğu paradan puldan mı sandın.
İbrahim duada Nemrut’un ateşinde,
Ateşler Gülizar olur türlü esrar içinde,
Oğul razı kurbandır babasının peşinde,
Kesmeyen bıçağı İsmail’den mi sandın.
Zulmün kucağında Musa’lar doğar,
Açılır Bahri Ahmer küffarı boğar,
Sükût edince esbap bıldırcın yağar,
Yoksa nusreti Ebabil’den mi sandın.
Kâh gülersin kâh dilhunsun gözyaşına,
Gün olur tuz bulamazsın aşına,
Dün bugün ne geldiyse başına,
Eden odur eyleyen o kuldan mı sandın.
Ateşini söndürdün suyunda kaldın,
Sütünü içtin de koyunda kaldın,
Bir ömür yaşadın oyunda kaldın,
Dünyayı evlattan maldan mı sandın.
Mecnun ki Leyla’ya bir nazar değil,
Gureba derki fenadan bizar değil,
babanı Mürşidin hayali gülzar değil,
Bülbülün zarını gülden mi sandın.
Onun sanatı varlığın nakışında,
Onun şefkati ananın bakışında,
Onun rahmeti suyun akışında,
Suyu pınardan gölden mi sandın.
Ellerin titrer fer kesilir gözlerden,
Kapılırsın pek amansız bir derdi,
Maraz musibet ancak bir perde,
Kul ecelini Azrail’den mi sandın.
Amele bakarsın ateşi tartar,
Rahmete bakarsın ümidin artar,
Kurtar bizi Allah’ım kurtar,
Gönül necatı amelden mi sandın,
Gönül necatı amelden mi sandın.